İLAÇ ARAŞTIRMALARINDA MUTLAK RİSK AZALMASINA BAKILMALI

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
STATİN MEVLÜT

Biyolog Mevlüt Durmuş’ un Habertürk gazetesinde yayınlanan “Kolesterol düşüren ilaçlar damar sertliğini gideriyor” başlıklı haber için gönderdiği yorum:

Kardiyoloji dünyasının çok sevdiği REVERSAL adlı araştırmada da Steve Nissen aynı sonuçları bekliyordu. Fakat ilaçlarla (statinlerle) LDL düzeyi düzelmesine rağmen aterom plaklarının gelişmesi hem kontrol grubunda hem de statin alan grupta devam etti. İlaç alan grupta LDL-kolesterol düşmesine rağmen plak oluşumu gerilemedi ve Steve Nissen bu duruma çok şaşırdı ve kabul etmekte zorlandı.

Kaldı ki bu ilaçların (statinlerin) ölüm oranları (mortalite) üzerinde çok da önemli bir değişim göstermediği artık metaanalizlerle ortaya çıktı. Yani kardiyoloji dünyasının en çok sevdiği (JUPİTER gibi şişirilmiş ve ilaç şirketlerinin sponsorluğunda yapılan araştırmalar dahil) araştırmalarda bile göreceli değil,mutlak ölüm risk azalması sadece % 3 kadardır.

Mutlak risk azalması şu demektir: Kandaki kolesterol ve LDL düzeyi düşse bile bu ilaçlar yüz kişiden sadece 3 kişiye ancak faydalı olabilir, yan etkiler dikkate alınmasa da 100 kişiden 97 kişisi boşuna ilaç kullanıyor anlamına gelir. Fakat insanlara kolesterolü düşse bile bunun % 3 kadar faydalı olduğu hiç söylenmez.

İnsanlara sürekli olarak göreceli riskteki azalma söylenir ki, bu 25-45 arasındadır (göreceli riskte kontrol grubu hesaba dahil edilmez?). Bu açıdan yani sadece kolesterolü düşürme değil, mortaliteyi (ölümü) engelleme açısından bakıldığında, statinler bazı kanser ilaçlarından daha kötü durumdadır, kolesterolü yüksek hastalara kanser hastası muamelesi yapılması da bu işin cabasıdır.

Bu tip araştırmalarda (benim baktığım ve bakılmasını önerdiğim parametre) mutlak risk parametresidir, göreceli risk (benim için) hiç bir anlam ifade etmez. Ama kardiyoloji dünyası hiç bir zaman bu ilaçlardaki ‘mutlak risk’ tablosuna bakmaz, bakamaz ve hastalara mutlak risk azalmasını söyleyemezler. Çünkü bu söylendiğinde ‘hiçbir hasta’ bu ilaçları, yan etkilerinden dolayı kullanmayacaktır…

Kardiyoloji dünyasını, hastalarına ‘statinlerin mutlak risk oranlarını’ açıklamaya davet ediyorum. Bunu açıklasınlar, hastalar bu ilacı kullanıp kullanmamaya kendileri karar versin… “Yani bu size yazdığımız ilaç (statin) en fazla size %3 fayda sağlar, %97 ihtimalle hiç bir fayda sağlamayacak” desinler… (bence sıradan bir şey, günde bir elma, kaliteli bir besin ya da vitamin de, örneğin C vitamini de mutlak risk açısından %3 lük bir başarı kazanabilir, tabii denemek lazım bunu örnek olsun diye yazdım).

Sıradan ve statin sevmeyen bir biyolog olarak uzman ve akademisyen arkadaşlara benim önerim, bu tip araştırmalarda göreceli risk azalmasına değil, mutlak risk azalmasındaki oranlarına mutlaka bakın ve daha sonra karar verin ve bu durumu hastalara da söyleyin!

Yazı için 2 yorum yapılmış:

  1. Metin Uğurlu dedi ki:

    İnsanlar günde yarım saat yürüyüş yapıp, günde 5 ceviz yese de % 3’lük başarıdan daha fazla kazanım elde ederler. Doktorların neden hep göreceli riski söyleyip, mutlak riski söylemediği anlaşıldı….

  2. Mevlüt Durmuş dedi ki:

    Küçük bir açıklama: REVERSAL’da sayın Nissen, bu durumu doğrudan söylemiyor. LDL düzeyleri düşse bile, düşük LDL düzeylerine göre plak oluşumunun beklenildiği kadar düşmediğine şaşırıyor. O zamana kadar düşük LDL düzeylerinde, damarlardaki plak oluşumunun azalacağını düşünen Nissen, burada şaşırıyor. Aslında bu duruma fazla şaşıracak bir şey yok. Bu ilaçları genetik kolesterol yüksekliği olan hastalarda da kullanıyorlar fakat ne kadar kullanırlarsa kullansınlar, LDL düzeyi ne kadar azalırsa azalsın sonuç değişmiyor. En son Amerikan başkanlarından Bill Clinton’un başına gelen de buydu. Stend takıldı ve LDL düzeyleri de çok aşağılara çekildi. Buna rağmen, doktorların tüm istediklerini yapmasına rağmen Clinton’u stendler, statinler, düşük LDL düzeyleri, yağsız besinlerde damarların tekrar tıkanmasını engelleyemedi ve stendler tekrar değiştirildi.

    Selamlar
    Mevlüt Durmuş

Siz de yorumunuzu paylaşın: